Bal

Bu filmin basrolunde ne Erdal Besikcioglu var, ne de Yusuf'u canlandiran kucuk oyuncu. Basrol tamamen Camlihemsin'in dogasi. Semih Kaplanoglu cok guzel kullanmis doga'nin guzelligini. Camlihemsin'e de gidelim, gorelim, ormaninda kaybolalim, irmak kenarinda serinleyelim istegi uyaniyor insanda. Bolgenin tanitimina cok degerli bir katki. Ormanin ici, bana yagmur ormanlarini hatirlatti. O kadar uzaga gitmek gerekmiyormus meger boyle bir ormani gormek icin.


Filmin icindeki sessizlik bogucu bir sessizlik degil. Doganin ezgisi filmin muzigi olmus. Tum goruntuler ustaca. Anlatilan hikaye hemen sariyor insani ve  film akip gidiyor.  Sanirim uclemenin ilk filminde ben biraz bunalmistim. Fazla Nuri Bilge kokuyordu ilk film, ama Bal daha otontik daha bir Semih Kaplanoglu geldi bana. Hikaye yavas yavas oturmus. 


Filmdeki oyunculuklar cok sahici, cok dogal. Sanki o aile Camlihemsin'de yasiyor da, biz de onlari bir pencereden izliyormusuz havasi var. Filmde, Erdal Besikcioglu hayranligimiz daha bir katmerlendi. Sevgi dolu, oyunbaz bir babayi layigiyla yerine getirmis. Sara krizi gecirme sahnesinde cok basarili. Kucuk oyuncu Yusuf sanki film setinde degil gibi. Kurdele alma istegi, herkesin onunde daha bir alevlenen kekemeligi, bir turlu kurdeleyi alamamasi, kendi kurdele alma telasimi hatirlatti bana. Kurdele alip sevincle eve kostugumu hatirliyorum ayni Yusuf gibi. Bir cocugun kekemeligi de ne sikintili bir durum. Amerika'da ilkokullarda konusma terapistleri var. Herhangi bir konusma bozuklugunda, ya da soylenemeyen harflerde onlar devreye giriyor. Keske Turkiye'deki ilkokullarda da boyle konusma terapistleri olsa.



Filmde evin babasini bekleme surecinin stresi de guzel yansitilmisti. Ve kapanis sahnesi bir tablo gibi.

Filmde sut icmeyi sevmeyen Yusuf, kumesten taze yumurta alir, ve agzina bir parmak bal calar. Boylece Semih Kaplanoglu'nun Sut-Yumurta-Bal uclemesi son bulur. Bal bu ucleme icerisinde benim favorim oldu. Balin fragmani soyle:



Sonsoz: Aldigi tum odulleri sonuna kadar haketmis cok huzurlu, cok sevimli bir film. Hersey yerli yerinde filmde.Eline saglik Semih Kaplanoglu!!!

2 comments:

Moonshine said...

Cok uzun zamandir merak ediyorum ve hala izleyemedim. Ben de Yumurta'yi cok begenmistim, ama Sut biraz fazla "soyut" gelmisti. Karadenizli oldugum icin bu filmi zaten daha izlemeden sevecegimi anlamistim :) bakalim insallah yakin zamanda izlemek kismet olur.

nurvenur said...

Uclemenin diger filmlerine gore cok daha "somut" bir film. Cok sicacik. Karadeniz de cok guzel. Sevecegini dusunuyorum.