iklimler

Uzun zaman sonra bir Turk filmi izledim. Insanin anadalinde film izlemesi, tum argo kelimeleri ve deyimleri anlamasi gibisi yokmus. Ama film cok tatmin edici gelmedi. Film insani Nuri Bilge Ceylan gibi bir adamdan nefret ettirmek icin bire bir. Oysa hep karizmatik gelirdi bana. Filmde bir konusmaya basladi. O ne bicim bir ses tonudur, hayal kirikligi yasattirdi sagolsun. Fimde cizdigi karakterle de nefret duygularimi kabartti. Filmde bencil, duygusuz, insani ogelerinden arinmis, basarisiz, mutsuz, depresif bir adami canlandirmakta. Gercek Nuri Bilge ile oynadigi karakter Isa, gercekte farkli mi yoksa ayni mi, diye merak ettim. Eger gercek hayatta da benzer bir adam ise Allah eşine yardim etsin diyeyim. Oyunculuk acisindan da cok basarisiz filmde. Keske kameralarin arkasinda gizemli, karizmatik yonetmen-senarist-fotografci olarak kalsaydi gonlumuzde.

Filmde biten bir iliskinin son demleri konu edilmekte. Bahar'in ve Isa'nin artik birbirlerine katlanamamalari, konusamamalari, aralarindaki uzaklik ve mutsuzluk konu edilmis. Boyle bir noktada erkek kucuk bir ara isterken kadin tamamen bitirip baska bir sehire gidiyor. Ayrilik sonrasi erkegin nasil bir yol izledigi, kadinin nasil bir yol izledigi. Erkegin pismanlik, kiskanclik ve ozlem duygulari ile tekrar bir deneme cabasi ve yine basiretsizligi ile herseyi mahvetmesi. Kısaca senaryo bu.

Filmde herhangi anilmayi hakeden bir diyalog yok. Dialoglar yerine goruntuler konusmus. Ozellike Nuri Bilge devamli "ya, abi, ya" gibi anlamsiz cumleler kurmakta.

Her zamanki Nuri Bilge Ceylan filmi gibi gorsel ogeler agirlikta. Ozellikle Agri'daki goruntuler, Ishak Pasa Sarayi muhtesem. Bu arada Nuri Bilge'nin diger fotograflari icin suraya bakin. Super fotograflari var.


Filmin guzel yani uzun suren iliskilerde gorunen problemleri cok sade bir sekilde gostererek seyirciyi de kendi hayatindan izler bulmaya zorluyor. Her kadin biraz Bahar, her erkek biraz Isa. Yasananlar hep ayni. Filmi izledikten sonra mutsuz olma egilimi dogmakta seyircide. Insanlarin depresif, yalniz ve mutsuz halleri cok baskin. Zoraki birseyler yapiyorlar. Yasam degil icinde bulunduklari durum. Ve maalesef buyuk sehirlerde bu yalniz, depresif, mutsuz, basarisiz insan sayisi gun gectikce artmakta.

Filmin en komik sahnesi Nuri Bilge'nin babasinin evin icinde taktigi sapka. Sapkanin kilcal damarlarini calistirdigini soyluyor. Babami hatirlatti sagolsun. Babamda sapka takar evde, bazen palto giydigi de gorulmustur. Tum yasli babalar zamanla gariplesiyor herhalde.

Filmin tema muzigi Domanico Scarlatti'nin F minor Sonatasi. Cok hos bir sonata.
Bir kuplesi surada.

8 comments:

Moonshine said...

Nuri Bilge Ceylan'la ben de Iklimler filmiyle tanistim. Oyunculuklarin yapmacik ve sahte geldigini dusunmustum once, sinematografiye bir diyecegim yok tabi. Eger izlemediysen Uzak'i tavsiye ederim. NBC'yi o filmle sevdim ben.

Ve evet, bence de cogu yonetmen sadece yonetmen olarak kalsa daha basarili olacaginin farkinda degil ;)

nurvenur said...

Izlemez olur muyum Uzak'i. Hem de kac kere izledim. Kasaba, Mayis Sikintisi, ve Uzak ucleme tadinda. Sirasiyla izlemek gerek.

Iklimler onlardan bagimsiz. Kendi havasinda. Aslinda Nuri Bilge'nin oyunculugu haric film guzeldi. En azindan uzerinden birkac gun gecmesine ragmen hala aklimda. Sorgulatmayi sagliyor.

Sadece film beni biraz erkeklerden soguttu :)

tayfun said...

Mayıs Sıkıntısı ve Uzak'ı izledim. İkisinde de hikaye beni pek sarmadı ama görüntüler muhteşem.

Hikayesinin de güzel olduğu, görüntünün de harika olduğu bir film biliyorum ama, Reha Erdem'in Beş Vakit'i.

Bir de Nurcan NBC fotoğraflar için ne tür bir lens kullanmış biliyor musun? Açısı çok geniş ve güzel olmuş :)

nurvenur said...

Reha Erdem'in filminin dvd'si cikmamis. Merak ettim. Turkiye'ye geldigimde bulmaya calisacagim artik.

Fotograflarinda buyuk ihtimalle genis acili bir objektif kullanmistir. 18-28 arasi birsey olabilir. Bir de kensin ucuna aciyi daha da genisletecek bir lens daha takiliyor. Unuttum adini simdi. Onun fotograflari gibi birseyler ceksem ahh, ahh. Cok guzeller.

Sera said...

Uzak'ın sadece görüntülerini sevmiştim. Oyunculuklar da doğal gelmişti aslında. Ama hikaye eksik olunca filmi sevmem zorlaşıyor. İklimleri izlemedim ve uzun bi süre de izleyeceğimi sanmıyorum.

nurvenur said...

Nuri Bilge'nin oturup senaryo yazdigini pek sanmiyorum, kafasinda bir oyku kurup ailesini oynatiyor sanirim. Genelde cevresinde yasanilan cikmaz ve bunalimlari konu ediyor. Boyle olunca filmdeki hersey amator tadinda ama hersey de cok gercekci oluyor.

Belki ilerde bir ayrilik sonrasi izlersin iklimleri Sera. O zaman sevebilirsin belki iklimler'i.

Sera said...

aman ne birleşme ne de ayrılık isterim :D

nurvenur said...

Benden de al o kadar Sera:)