la strada

Fellini demek cocukluga donus demek, masumiyet demek, hayaller demek, nostalji demek. La Strada'da da bunlarin hepsi var.


Aslinda sirkleri pek sevmem. Tek kanalli cocuklugumun bayramlarinda gosterilen sirkler beni hic acmazdi. LA strada'nin her ne kadar bir kismi sirklerde de gecse, daha ziyade bir yol hikayesi. O yuzden bu kadar sevdim sanirim. Bir kasabadan diger kasabaya giden ve her gittikleri yerde degisik insanlarla karsilasan, ev mefhumu olmayan, donecek bir yerleri olmayan bas kahramanlarimiz Zampano, Gelsomina ve Fool var filmde. Zampona'nin Gelsomina'ya karsi tarifi guc bagliligi var. Her an cocuklasabilen bir Gelsomina var. Zampona'ya kizan, kusen nazli mi nazli, iyi yurekli bir kizcagizi. Filmin sonunda kader var, rastlantilar var, dus kiriklari var... Cok dokunakli bir sonu var.

Gulumseyince dunyalar guzeli olan Gelsomina var.

Tum sert hatlari ile erkek mi erkek Anthony Queen var.


Ve tabii ki filmin muzigi var. Su huzunlu melodi Nino Rota tarafindan bestelenmis.


La Strada - Nino Rota

2 comments:

Moonshine said...

La Strada'dan en cok aklimda kalan, inanilmaz huzunlu muzigi.. Ne zaman duysam bogazimda bir dugum olusur.

nurvenur said...

Haklisin Moonie, Muzigi cok huzunlu. Filmin masumiyeti de beni cok etkiledi sanirim. Ozlemisim masum filmleri izlmeyi.