black swan - siyah kugu

Bu aralar herkesler bu filmden bahsediyor. Radyoyu ne zaman acsam, filmin yildizlarindan birinin ropartajina denk geliyorum. Herkes Natalie'nin oskarina kesin gozuyle bakiyor. Film IMDB'nin 110.sirasinda. Tabii bir de Winona Ryder oynuyor filmde. Boyle olunca benim de filmi gorme istegim zirve yapti.


Filmde bir cam fanusun icinde dans eden narin balerinlerinin hayatlarinin  o kadar da narin olmadigini goruyoruz. Hem kirilgan, narin birini hem seksi,seytani birini dans etmesi gerekiyor Natalie'nin. Natalie hala annesiyle yasayan, pembe duvar kagitlari, pembe nevresimler ve oyuncaklarla dolu bir odada yasayan, pembe kiyafetler giyen, incecik, kendini mukemmel dansa adamis biri. Bu yuzden iyi rolunde hic bir sikintisi olmuyor. Ama kendisinin kotu yanini ortaya cikarmakta epey zorlaniyor.Ve zamanla kendine eziyet etmeye basliyor. Halusulasyonlar gormeye basliyor. Baskalarina zarar verdigini dusundugunde vucudunda daha cok darp yarasi oluyor. Halusulasyonlardan dolayi biz de gercekle gercek olmayani ayird edemiyoruz.  Daha bir geriliyoruz boyle olunca. Daha fazlasini soylemeyeyim. Yeterinden cok soyledim.


Film piskolojik gerilim tarzinda.  Epey bir gerildim filmin sonunda. Muziklerde sagolsun gerilimi hat safhaya cikariyor. Natalie'nin vucudundaki yaralar, kanamalar insanin icini bayiyor. Natalie'nin zapzayif vucudu da beni urktu dogrusu. Bu film icin 10 kilo'dan fazla vermis. Sanirim 39-40 kilo civarindaydi filmde.


Film bazi noktalarda bana dovus kulubunu hatirlatti. Tabii ki dovus kulubunun yaninda sonuk. Oyle tekrar tekrar izleyeyim dedirtecek Chuck Palahniuk felsefesi yok. Balerinlerin rekabet, birsey olur korkusu  dolu hayatlarinin, danscilarin ruh dunyasina verdigi zarar konu ediliyor. Cogu erkek izleyici icin bayik gelebilir ama Natalie'nin opusme, masturbasyon, ve lezbiyen sevisme sahneleri de erkek seyircileri memnun edecektir. Bu opusme ve lezbiyen iliski, filmin konusundan daha cok konusuldu buralarda. Natalie ciddi bir yahudi, Kudus'te dogmus, yahudi gelenekleriyle yetistirilmis. Arkadaslarindan yaninda kosher yemektense vejetaryan olmayi secmis. Harvard piskoloji egitiminden sonra yine Israil'e gidip masterini yapmis. Bu dindar yapisi ve ailesi bu tur sahnelerde oynamasini onaylamiyor. O yuzden de ailesinin bu filmi onaylamamasi bu kadar gundemde buralarda.

Filmde  Winona Ryder'in rolu cok ufak. Biraz zorlama konulmus gibi. Olmasa da olurdu bu rol sanirim.



Sonsoz:  O kadar konusuldugu kadar guzel bir film degil, beklentileri cok abartmamak lazim, ama  bu tatil gunlerinde izlenebilecek hos bir alternatif. Zaman zaman agirlasan bir yapisi var, herkes sevmeyebilir bu balerinlerin korku dolu dunyasini.Ama piskolojik gerilimi sevenlerin izlemesini oneriririm


.

3 comments:

Moonshine said...

ben de cok merak ediyordum, yazin merakimi daha da arttirdi. bakalim bebek gelmeden gidip izlemek kismet olacak mi :)

Moonshine said...

ve bebek geldikten 2 ay sonra gidip izledim bu filmi sonunda...goruslerimi blog'umda yazacagim :)

nurvenur said...

Bekliyorum merakla goruslerini. Bu arada bu gece seni ve bebegi ruyamda gordum, hayirdir insallah:)