kolja(kolya)

Film 1996 Cek yapimi. Prag o zamanlar Rus devletinin isgalinde. Cekler Ruslari pek sevmemekte. Halk fakir. Sanatcilar issiz. Bu yuzden sevmedikleri isleri yapmaktalar. Bas kahramanimiz ismi Louka, 55 yasinda, Cello sanatcisi. Ama filarmonide calmayali yillar olmus, cenaze torenlerinde cello calmakta, para bulmak icin mezar taslarindaki yazilari da parlatmakta. Muzisyen olmak icin bekar olunmalidir sozune uyup hayati boyunca evlenmemis. Bekarligindan da sikayetci degil hani. Prag'da bir cati katinda yasamakta. Kadinlari seven bir kahramanimiz var. Uzun iliskiler ona gore degil. Evine kadinlar getiriyor ara sira. Kahramanin bir yani hala cocuk, birlikte calistigi kadin operacimizin etegini kaldiriyor mesela. Kahramanin kardesi yillar once Almanya'ya gocmen olarak gitmis. Bu vatanindan kacamiyor, saplanip kaliyor oldugu yere. Annesini arada bir gormeye gidiyor. Annesi hala kacan oglunu sevmekte, ondan bahsediyor hep, yillardir gormedigi icin sevgisini kacan ogluna adamis. Uzakta olan daha bir kiymetli oluyor. Elinde olan oglunun bir degeri yok gibi.


Parasizliktan bunalan, bir araba alma ozlemiyle yanip tutusan kahramanimiz evlilik karsiti olmasina ragmen Rus bir kadinla sahte bir evlilik yapmaya razi oluyor. 6 ay icinde bosanabilecegi icin cok onemsiyor bu evliligi. Bundan sonrasi biraz Holywood filmleri tarzinda ilerlemekte. Evlendigi kadin aniden Almanya'ya kaciyor, Cek kocasi, Almanya'ya gitme yolunu aciyor ona. Ama kucuk oglu bizim kahramana kaliyor. Aslinda kucuk oglanin (ismi kolya) bir anneannesi var, ama o da hastanede oluyor. Boylece bizim evlilik karsiti, bekarlik sevdalisi kahramanimiz 55 yasinda mecburen baba oluyor. Neyse zamanla birbirlerini seviyorlar, kolya adama guvenmeye basliyor. En buyuk sorun, Kolya Rusca konusuyor, Louka cek dili. Anlasamiyorlar. Tam birbirlerini sevmisken, Kolya Cekce konusmaya baslamisken annesi geliyor ve Kolya'yi aliyor. Film bitiyor.

Film yabanci dalda oskar almis. Filmle ilgili ilginc birsey, bas kahraman Zdenek Sverak ayni zamanda senaryo'da da gorev almis. Filmi ise oglu Jan Sverak yonetmis. Babasini daha onceki filmlerinde de oynatmis. Ama Zdenek yetenekli birisi, oyunculugu goze batmiyor, sadece cello caldigi sahnelerde, gercek cellist olmadigi cok belliydi.

Simdi senaryo aslinda cok siradan ve Hollywood filmleri tarzinda. Ama bu filmi onlardan ayiran bence kucuk ayrintilari. Bu ayrintilar sayesinde Avrupa filmi tadi alinabiliyor. Isik cok guzel kullanilmis, ozellikle benim sevdigim aksam isigi, hafif turuncumsu olan bir isik. Benim en sevdigim ayrintilar:

Buyuk ayrintilar
1) Kolya'nin banyoda kuvettte dus basligiyla olen anneannesiyle konusma sahnesi. Cok kucuk yasina ragmen muthis bir sahne. Dus basligini bir elinden digerine alirken bile muthis. Cok gercek bir sahneydi. Tek eliyle dus basligini tutarken digeriyle dus deligiyle oynuyor. Tam da benim yaptigim sey:) Bir elim telefondayken, diger elim kesin birseyle oynar:)

2) Kolya'nin metroda kaybolma sahnesi, tum cocuklarin bir kaybolma oykusu vardir. O kadar kalabaligin icinde kimsesiz, tek basina, kucucuk. Ama Kolya aglamiyor, oyuna donustuyor, bu kaybolma isini. Gercek hayatta tum cocuklar kaybolduklarinda aglarlar.

Kucuk ayrintilar
3) Kolya'nin nesnelere bakis acisi. Cocuklarin herseyi oldugundan daha buyuk gorme ozelligi vardir, kameraman da nesnelere onun gozuyle bakmis. Sanirim cogu seyi asagidan yukariya dogru cekmis. Bu da nesneleri daha bir farkli gormemizi saglamis.
4) Mezarliktaki melege kameramanin bakis acisi ve melek uzerindeki gunes isiginin oyunlari
5) Giris sahnesinde oten demlik sahnesi, o demlikler hala var mi bilmem ama kucuklugumu hatirlatti.
6) Cek ve Ruslarda caya, cay diyorlarmis:)
7) Doktorun kucuk cocuga ilac yazma sahnesi. Doktorun sadece golgesi var, ilac kutusunun ustunden doktoru ve komutlarini izliyoruz. Hos cekilmis bir sahne.
8) Gokyuzunde bir sahinin arkasindan uzayip giden bir yol goruntusu var. Bu goruntuyu cekmek icin balonla gokyuzune cikmislar, bir sahini balona baglayip onun goruntusunu almislar. 11 yil oncesinin Cek cumhuriyetinde cekilen bir filme tad katmak icin neler yapmislar, cektikleri emek adina benim de buraya yazmam sart. (Filmin bonus materyalinden ogrendim bu ayrintiyi)
9) Bir de arabanin arka camina dusen ucak golgesi var, Kolya'nin ucaginin golgesi Louka'nin arabasina dusmus. Ben de bu aralar boyle bir fotograf cektigim cok tatli bir ayrinti olarak aklimda kaldi.


Sonuc: Film bir basyapit degil, izlenilmese de olur. Ama kucuk ayrintilarla cok tatli, sirin bir Prag filmi olmus. Ayrica Prag'in hos mimarisini degisik acilardan gosteriyor. Rus isgaline deginerek de Cek tarihine dokunuyor. Daha benim buraya yazmadigim milyonlarca ayrinti bulunabilir filmde. Tartisilicak pek birseyler yok filmde, sadece hosca vakit gecirilebilir.

No comments: